Çalıştaya katılanlar arasında Marmara Gönüllü Eğitimciler Derneği, İstanbul Gönüllü Öğretmenler Derneği (İGEDER) ve eğitime bireysel girişimlerle bir fark oluşturma isteyenlerin katılmış olması sevindirici oldu.
Ana konu Türkiye için yeni, yerli ve yeterli bir eğitim sistemi üzerine fikirler ve bakış açılarıydı. Bu nedenle çoğunluk olarak dillendirilen eğitim sisteminde yürümeyen ya da şikayet edilen konular oldukça yer edindi. Belki sıralanacak olursa şu konular üzerinde görüşler beyan edildi:
- Öğretmen niteliği
- Okul Niteliği
- Sistemin işlemeyen yönleri
- Eğitim politikası
- Eğitim uygulamaları
- Eğitim modelleri
- Yabancı okul uygulamaları
- Müfredatların değişimi
- Müfredatlar ile ders kitapları arasındaki uyum
- Toplumsal eğitim algısı
- Eğitim Felsefesi
- Eğitim tarihi
- Toplumsal ihtiyaçlar ve eğitim
Çalıştaya katılan kimi tecrübeli eğitimcilerin bireysel deneyimlerinin bu gibi toplantılarda dillendirmesi, aynı hatayı tekrarlamamak bakımından oldukça değerli. Belki birçok fikir üretiliyor fakat uygulamada bir irade kullanılmayınca ya da bu tür fikirlerin bir devlet politikası haline gelmemesi nedeniyle akim kalabiliyor.
Bugüne kadar eğitimin niteliği, sistemin bileşenleri, öğretmen ve okul niteliği, okul ve eğitim başarısının bileşenlerinin neler olduğuyla ilgili ciddi bir ulusal ve evrensel birikim var. Neredeyse bilinmeyen bir şey kalmamış durumda. Buna rağmen hala Türkiye gibi ciddi bir bilim ve eğitim geçmişi olan Osmanlı tecrübesine sahip ülkenin hala ciddi sorunlar yaşıyor olması eğitimde siyasetin ciddi yer bulmasında yatıyor olabilir. Her hükümet kendi istediği seçmenin yetişmesini isteme konusunda serbestmiş gibi davranarak bir yandan köklü kültür zarar görüyor, bir yandan da farklı düşünen kesimlerin gelecekte değiştirmek istemesi gibi bir sorunu ortaya koyabiliyor. Bu nedenle eğitimin pedagojik açılardan ele alınması ve gereken değişikliklerin de teknolojik, toplumsal ve politik talepleri de gözetecek şekilde yapılması önemsenmelidir. Eğer bu süreç tersine işlerse, sorunların da yaşanması kaçınılmazdır.
Bu nedenle eğitim fakültesi öğretmen yetiştirme müfredatlarının gözden geçirilmesi, devletin süreklilik arz edecek bir eğitim politikasının olması, eğitimdeki uygulama ve değişikliklerin toplumsal, teknolojik ve bilimsel, iktisadi ihtiyaçları da karşılaması gerekir. Üzerinde durulması ve bu alanda çalışma yürütülmesi gereken konuların da şu alanlarda olması gerektiği üzerine vurgular kararlılığı göstermek bakımından da dikkat çekici:
- Dünyada öğretmen yetiştirme uygulamaları
- Okul öncesinde materyal ve oyuna dayalı eğitim uygulamaları
- Kalınma odaklı okul öncesi eğitim modeli
- Eğitim felsefesi
- Eğitimde program geliştirme tarihi
- Eğitimin dili
- Öğrenmeye ve okula isteklilik
|